28 Şubat sürecinde çok şey yaşadım

Bunları şimdi anlatmayı düşünmediğini dile getiren Kılıç, yargı mensubu olmaktan çıktıktan sonra uygun bir zamanda anlatabileceğini belirtti. 
Danıştay'ın kuruluşunun 144. yıl dönümü nedeniyle Türkiye Büyük Millet Meclisi (TBMM)'de resepsiyon verildi. Danıştay Başkanı Hüseyin Karakullukçu, konuklarını kapıda karşıladı ve tek tek tokalaştı. Resepsiyona Meclis Başkanı Cemil Çiçek, Enerji Bakanı Taner Yıldız, Anayasa Mahkemesi Başkanı Haşim Kılıç ve çok sayıda davetli katıldı. 
Gündeme ilişkin gazetecilerin sorularını cevaplayan Anayasa Mahkemesi Başkanı Kılıç, 28 Şubat soruşturmasıyla ilgili Başbakanın yaptığı "Bu dalgalarda ülke boğulur" açıklamasının hatırlatılması bir yargı mensubu olarak, soruşturma ve kovuşturma aşamasındaki bir olayla ilgili olumlu ya da olumsuz görüş belirtmesinin doğru olmadığını vurguladı. 
O dönemde yaşadığı mağduriyet olup olmadığının sorulması üzerine ise Kılıç, "Hayır. Ben o dönemde Anayasa Mahkemesi üyesiydim. Herhangi bir şey yaşamadım. Anayasa Mahkemesi üyesiydim ve önümüzde çok önemli konular vardı. Hep beraber yaşadık onu, biliyorsunuz." karşılığını verdi. Soruşturmayı yürüten savcılık tarafından şu ana kadar kendilerinden herhangi bir bilgi ve belge istenmediğini anlatan Kılıç, Refah Partisi'nin kapatılması davasıyla ilgili bir talepte bulunulmadığını ifade etti. 
Refah Partisi kapatma davası sürecinde herhangi bir baskı yapılıp yapılmadığının sorulması üzerine de Kılıç, "Bire bir yaşadığımız çok şey oldu tabii ki ama bunu belki bugün değil de yargı mensubu olmaktan çıktıktan sonra, belki uygun bir zamanda, uygun bir zeminde anlatmak mümkün olabilir. Tabii ki yaşadığımız çok şey oldu ama onları bugün şu anda konuşmak çok hoş olmaz." diye konuştu. 
RAPORTÖR RAPORUNU TAMAMLAMADI 
Cumhurbaşkanı Seçimi Kanunu'nun iptali istemiyle açılan davaya ilişkin bir soruya Kılıç, raportörün raporunu henüz tamamlamadığını açıkladı. Bireysel başvuruyla ilgili çalışmalar için Anayasa Mahkemesi'nden bir heyetin İspanya'da olduğunu dile getiren Kılıç, yarın akşam geleceklerini belirterek "Raportör arkadaş da henüz raporunu tamamlamadı. Tamamladığı zaman en kısa sürede görüşmeye alacağız. O konuda bir sorun yok." ifadelerini kullandı. 
Raportörün raporunu ne zaman tamamlayacağını bilmediğini vurgulayan Kılıç, tamamladıktan sonra, çok fazla sürmeden bir hafta, 10 gün içinde gündeme alacaklarını belirtti. Kılıç, ilk gündeminin o olacağını ifade etti. 
HER SİSTEMİN KENDİNE GÖRE AVANTAJLARI DEZAVANTAJLARI VAR 
Danıştay Başkanı Hüseyin Karakullukçu'nun başkanlık sistemini desteklemesinin sorulması üzerine Kılıç, bu tür siyasi, toplumu ve geniş kitleleri yakından ilgilendiren konularda 'doğrudur, yanlıştır' diye bir genelleme yapmanın doğru olmayacağını söyledi. 
Her sistemin kendine göre avantajları ve dezavantajları olduğuna dikkat çeken Kılıç, "Bunlar konuşulur, tartışılır. Sanıyorum bunun gündeme gelişi de ancak bu noktada oldu. Yani bir şeyin görüşülmesi, konuşulması, tartışılması her zaman mümkündür. Bundan niye kaçalım, niye bundan çekinelim. Konuşulabilir, görüşülebilir ama sonuçta buna karar verecek olan TBMM'deki irade sahibi olan milletvekillerimizdir. Bu nedenle ben, tartışılmasının, görüşme yapılmasının bir sakıncası olmadığı kanaatindeyim. Tabii ki bunlar tartışılabilir. Ama ben, 'şu şöyledir, böyledir' şeklinde ayak üstü, bir sistem hakkında olumlu, olumsuz görüşümü belirtmek istemem. Çünkü bu konu, aslında çok ciddi bir konu ve uzun uzun tartışılması gereken bir konu." şeklinde konuştu. 
MİT KANUNUNUN RAPORU DA TAMAMLANMADI 
MİT görevlileri hakkındaki soruşmayı Başbakanın iznine bağlayan kanunun iptali istemiyle açılan davanın raportörünün de henüz raporunu tamamlamadığını dile getiren Kılıç, 4+4+4 eğitim modelinin iptali istemiyle CHP tarafından açılan dava konusunda ise esasla ilgili değil, usule yönelik dava açıldığını kaydetti. 
CHP'nin "Sadece bir içtüzük değişikliği niteliğinde ve dolayısıyla bunun iptali gerekir" anlamında bir başvurusu olduğunu belirten Kılıç, bu davayı da en kısa zamanda bitirmeye çalışacaklarını ifade etti