Ankara Ticaret Odası (ATO) ülkemizin coğrafi tescil almış ürünlerinin sergileneceği ‘Coğrafi İşaretli Ürünler Pazarı’nı kurmak için harekete geçti. 365 gün açık olması planan pazarda, yerli müşterinin yanı sıra yabancı alıcıya da ulaşılarak ihracat rakamlarının artırılması hedefleniyor. Önceliklerinin katma değerli ürünleri dünyaya tanıtmak olduğunun altını çizen ATO Başkanı Gürsel Baran, “Üyelerimiz bütün değerleri Ankara üzerinden dünyaya pazarlayacak” diye konuştu. Baran şunları söyledi:
365 GÜN COĞRAFİ İŞARETLER FUARI
“Uluslararası alım heyetleri Türkiye’nin her yerini gezemez. Ankara’dan bütün tescilli ürünleri alsınlar diye bu ürünlerin merkezi burası olsun istiyoruz. Ankara’nın tescilli ürünleri, bu şehrin kalkınması için önemli. Ankara’da ülkemizin her tarafından coğrafi tescil almış ürünlerin, 12 ay boyunca satılabileceği bir pazar. Diyelim ki Antep’in fıstığı, Afyon’un lokumu Anzer’in balı, Ankara Simidi, Nallıhan İğne Oyası, Ankara Keçisi Tiftiği, Çubuk Turşusu. Atatürk Kültür Merkezi olarak düşünüyorduk, şimdi orası Millet Bahçesi olacak, biz seçimden sonraki süreçte belirleriz. Hükümetimiz bize yer bulma konusunda yardımcı olacak. 365 gün süren coğrafi işaretler fuarı gibi olacak. Burada üyelerimize yeni bir iş alanı açmış olacağız. Üyelerimiz Türkiye’deki bütün değerleri dünyaya pazarlayacak. Her şeyi Ankara üzerinden dünyaya pazarlayacaklar.”
HÜKÜMETTEN ÇOK DESTEK ALDIK
ATO’nun birinci önceliğinin ihracat olduğunu belirten Baran sözlerini şöyle sürdürdü:
“Bizim stantlarımız yurt dışında en çok ilgi gören stantlar. İhracatın önündeki engelleri kaldırmamız lazım. En önemli aşabileceğimiz yer, içerdeki ticaretten kazanımlarımızı ihracata yönlendirmek. Bizim çıkış yolumuz ihracat. Ama bunun yanında marka, yani katma değerli ihracat. Hükümetimizin ilgili bakanlıklarından sözler aldık. İhracatçının önündeki engelleri kaldırmak için bu süreçte ATO, hükümetten çok destek aldı. Onlarca kanunun çıkmasına vesile olduk. 67 meslek komitemizin tamamından bize ulaşan sorunların hepsiyle ilgili adımlar attık, atmaya devam ediyoruz.
YEREL YÖNETİCİLERLE YAPACAĞIZ
Bizim için yerel yöneticiler çok önemli, bu işleri onlarla beraber yapacağız. Ankara’nın büyük potansiyeli olduğunu düşünüyorum. Üzeri örtülü hazine Ankara. Biz bu örtüyü kaldırmaya talibiz. Bizdeki Hacı Bayram, Anıtkabir, Roma Hamamı nerede var. Roma Hamamı, diyelim ki bir Avrupa ülkesinin başkentinde olsa günde birkaç bin kişinin ziyaret edeceği yere kapıdan çıkarken sorduğumda 4-5 kişi geldiğini öğrendim. Tüm bu değerleri bir araya getirip Ankara kent ekonomisine kazandırmalıyız.”
MARKALAŞMAMIZ LAZIM
Başkent sanayisinin üretim potansiyeline dikkat çeken Baran, “Booeing-Airbus uçaklarına OSTİM’de parça üretip gönderiyoruz. Ama her şey onların da adıyla ve markasıyla. Markalaşmamız lazım. Yaptığımız işi en iyisiyle yapmamız lazım. İhracatı sevmemiz lazım. Burada da devletin yapması gereken en önemli şey; İhracatçının önündeki engelleri kaldırmak. İhracatın önündeki en büyük engel öz güvenimiz. Önce kafamızdaki engelleri kaldıracağız” diye konuştu.
ANKARA SAĞLIKTA MERKEZ OLDU
Ankara’nın sağlık alanındaki potansiyeline de değinen Baran, “Cari açığı nası kapatabiliriz; tabii ihracat ve turizm gelirleriyle. Ankara eskisi gibi memur şehri değil. Medikal sanayi Ankara için çok önemli. Kendimiz ihtiyacı görüyoruz, ülkemizin ihtiyacını görüyoruz, yetmiyor yurt dışına satışımız var. Sağlık konusunda insanları buraya çekebiliriz. İki tane şehir hastanemiz var, biri açıldı diğeri açılmak üzere. Üniversite hastaneleri, devlet hastaneleri, vakıf hastaneleri. Sağlıkta bir merkez oldu Ankara. Sağlık için gelenlerin rahat hareket edebilecekleri imkanları hazırlamak lazım” ifadelerini kullandı.
ATO, coğrafi ürünlerin önemine vurgu yapmak için 2017 Coğrafi İşaretli Ürünler Zirvesi düzenlemiş, ATO Başkanı Gürsel Baran da zirve öncesi Ankara keçisinin de olduğu tanıtım toplantısı düzenlemişti.