Ana Sayfa Gündem Siyaset Ekonomi Asayiş Eğitim-Bilim Kültür-Sanat Sağlık-Yaşam Dünya Haber Yorum Spor Yerel Haberler Teknoloji Kim Kimdir?
UEFA Uluslar Ligi Play-Off Kura Çekimi: A Milli Takım, Macaristan ile Eşleşti
UEFA Uluslar Ligi Play-Off Kura Çekimi: A Milli Takım, Macaristan ile Eşleşti
Enerjide Hedefimiz Tam Bağımsızlık
Enerjide Hedefimiz Tam Bağımsızlık
Siber Dolandırıcılık Operasyonunda 25 Gözaltı
Siber Dolandırıcılık Operasyonunda 25 Gözaltı
Bakan Ersoy, 2025 Turizm Bütçesini Tanıttı
Bakan Ersoy, 2025 Turizm Bütçesini Tanıttı
Ekim Ayında Kartlı Ödemeler Yüzde 78 Artarak 1,5 Trilyon Liraya Yükseldi
Ekim Ayında Kartlı Ödemeler Yüzde 78 Artarak 1,5 Trilyon Liraya Yükseldi
HABERLER>GÜNDEM
25 Mart 2022 Cuma - 11:48

Altun, “Türkiye mülteci krizi konusunda Avrupa’ya neler öğretebilir?” başlıklı makale kaleme aldı

Cumhurbaşkanlığı İletişim Başkanı Fahrettin Altun El Cezire haber sitesi için “Türkiye Mülteci Krizi Konusunda Avrupa’ya Neler Öğretebilir? “ başlıklı bir makale kaleme aldı.

Altun, “Türkiye mülteci krizi konusunda Avrupa’ya neler öğretebilir?” başlıklı makale kaleme aldı

Cumhurbaşkanlığı İletişim Başkanı Altun: “Türkiye, Ukrayna'nın toprak bütünlüğü ve siyasi bağımsızlığı konusundaki tutumunu net bir şekilde ortaya koymuştur. Aynı zamanda, ortaya çıkan insani krizi de göz ardı etmememiz gerekmektedir.

Batı, eş zamanlı olarak hem anlaşmazlığın çözümüne katkıda bulunmalı hem de Ukraynalı mültecilerin içinde bulunduğu vahim durumu ele almalıdır. 

Avrupa için mültecilerin nereden geldiklerine bakılmaksızın kucaklandığı insani bir ortam yaratmanın vakti çoktan gelmiştir. Çatışmanın mümkün olan en kısa sürede sona erdirilmesi için ciddi ve süreklilik arz eden bir diplomasi taahhüdü de elzemdir.

Türkiye deneyimlerini paylaşmanın yanı sıra insani krizi göğüsleme ve savaşı sona erdirme hedefleri doğrultusunda çaba sarf etmeye hazırdır." ifadelerine yer verdi.

Cumhurbaşkanlığı İletişim Başkanı Fahrettin Altun El Cezire haber sitesi için “Türkiye Mülteci Krizi Konusunda Avrupa’ya Neler Öğretebilir? “ başlıklı bir makale kaleme aldı.

Makalesinde Ukrayna'da savaşın başlamasıyla birlikte bölgede yeni bir mülteci krizinin baş gösterdiğine işaret eden Altun,  yalnızca dört hafta içerisinde 3,5 milyona yakın Ukraynalının komşu ülkelere sığındığını kaydetti.

Avrupa’nın, mevcut insani krizle nasıl başa çıkacağını hesaplarken, Türkiye'den öğreneceği çok şey bulunduğunu belirten Altun,pek çok Avrupa ülkesinin “önce güvenlik” odaklı sığınma politikalarına karşın Türkiye yıllardır Ortadoğu’dan gelen mülteci dalgalarını etkili ve insani bir şekilde ele aldığını kaydetti.

Türkiye’nin on yılı aşkın bir süredir Suriye’de savaştan kaçan mültecilerin sığındıkları başlıca ülke konumunda olduğunu anımsatan Altun, ülkenin mevcut durumda

Suriyeliler başta olmak üzere çeşitli ülkelerden 4 milyonun üzerinde mülteciye ev sahipliği yaptığını bildirdi.

Altun, “Ülkemizdeki mültecilere daima insanca ve saygılı bir şekilde davrandık. Halkımız bu insanlara kollarını açmış ve onlarla yıllarca ekmeklerini severek paylaşmıştır. Pek çok siyasetçinin kısa yoldan siyasi kazançlar için başvurduğu göç karşıtı söylemlerin yapıldığı Avrupa’daki durumun aksine, Türk yönetimi, muhalefetin ülkedeki mülteci karşıtı duyguları körükleme girişimlerine sürekli olarak direnmiştir. Türk devleti, çok sayıda terör saldırısına rağmen mültecileri günah keçisi ilan etmeyi reddetmiştir. Nereden olurlarsa olsunlar, mülteciler Türkiye’de kendilerine sığınacak bir liman bulmuşlardır.” ifadelerini kullandı.

Türk hükümetinin mültecileri ülkeye neden ve nasıl kabul ettiği konusunda şeffaf davrandığına dikkati çeken Altun, halka savaştan kaçan sivillerin suçu olmadığını açıkça ifade ettiğini belirtti.

Altun, Türk halkının komşu ülke Suriye’deki çatışmanın dinamiklerinin en başından beri farkında olduğunu ifade ederek, şunları kaydetti:

“Devletimiz, halkın Suriye'de olup bitenlerden ve oradaki sivillerin karşı karşıya olduğu tehditlerden haberdar olmasını sağlamak için her zaman çaba göstermiştir. Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan, farkındalık yaratmaya yönelik devam eden bir kampanyanın yanı sıra, hemen yanı başımızdaki koşullar hakkında halka bizzat bilgi vermiştir.

Türkiye’deki yönetim, Avrupa ülkelerindeki mevkidaşlarının aksine aşırı sağ popülizmin ve mülteci karşıtı siyasi aktivizmin ülkede yükselmesine izin vermemiştir. Devletimiz, başarılı bir mülteci politikası geliştirmek için devlet ve halkın aynı safta yer alması gerektiğinin her zaman idrakinde olmuştur. Bu sebeple, mültecilere yönelik politikalarını şekillendirirken sivil toplum kuruluşlarının katılımını sağlamıştır. Nihayetinde, Türkiye sınırları içinde ve sınır ötesindeki Suriye'de, Suriyeli sivillere en çok ihtiyaç duyulan yardımları sağlayanlar, Türk sivil toplum kuruluşları olmuş ve devletin üzerindeki yükü önemli ölçüde azaltmıştır.”

Diğer taraftan  Türkiye’nin mültecilere hiçbir zaman etnik köken, din ve cinsiyet temelinde ayrımcılık yapmadığını vurgulayan Altun, “Savaştan kaçmaya çalışan tüm Suriyelilere kollarımızı açtık. Ülkemiz, acımasız Esed rejiminden kaçan Araplar, DEAŞ'tan kaçan Kürtler, YPG'nin zulmettiği ve sürgüne gönderdiği Türkmenler için güvenli bir sığınak olmuştur. “ dedi.

“Türkiye’nin gereken desteği alamadan tek başına başardıkları benzersizdir”

Tüm bu insanlara, etnik kökenleri, dini inançları ve geçmişleri ne olursa olsun onlara dayatılan çatışmanın mağdurları ve mazlumları olarak yaklaştıklarını dile getiren Altun, “Hangi mültecilerin kabul edilip edilmeyeceğine insanların dinlerine veya dış görünüşlerine göre karar vermenin ahlaki olmayacağını gördük. Ayrıca böyle ayrımcı bir sığınmacı politikasının herhangi bir ülkede yıkıcı yabancı düşmanlığı ve ırkçılık dalgalarını tetikleyebileceğinin de farkına vardık. Bugün ne yazık ki bazı Avrupa ülkeleri bu hataya düşmekte ve Ukrayna'daki savaştan kaçan mültecileri dış görünüşlerine göre kabul etmektedir. Mülteci politikasının, Ukrayna'daki gibi büyük çaplı bir askeri çatışmanın mağdurları ile kültürel yakınlık üzerine inşa edilmesi doğru değildir.” değerlendirmesine yer verdi.

4 milyonun üzerinde mülteciyi ağırlayan, kadınları güçlendiren, çocukları eğiten ve tüm sığınmacılara hayatlarını yeniden inşa etmeleri için gerçek bir fırsat veren Türkiye'nin mülteci politikasının başarısının, uluslararası dayanışmanın eksikliği göz önüne alındığında önemli bir başarı olduğunun altını çizen Altun, mülteci krizlerinin, yeterli düzeyde uluslararası dayanışma ve yük paylaşımı olmadan yönetilmesinin mümkün olmadığını ifade etti

Altun, “Avrupalı müttefiklerimizin düzensiz göç dalgalarını kendilerine yönelik bir tehdit olarak algıladıkları durumlar dışında, Türkiye uluslararası toplumdan ihtiyaç duyduğu güçlü desteği hiçbir zaman alamamıştır. Bu durumlarda dahi bunu bir güvenlik sorunu olarak görmüşler ve Türkiye'ye sınırlı kaynaklar sağlayarak sorunun ortadan kalkmasını beklemişlerdir. Bu, Türkiye gibi bir müttefiğe karşı sergilenebilecek bir davranış olamayacağı gibi bütün bir bölgeyi derinden istikrarsızlaştıran bir insani trajediye verilebilecek bir cevap da olamaz. Türkiye’nin gereken desteği alamadan tek başına başardıkları benzersizdir ve tüm ülkelerin aynı başarıyı yakalamasını beklemek beyhude olacaktır. Uluslararası toplum geçmişte yaptığı hatayı tekrarlamamalı ve Ukrayna’nın, çatışmadan kaçan çok sayıda mülteciye kucak açan komşularını Türkiye’ye yaptığı gibi yalnız bırakmamalıdır.” görüşlerine yer verdi.

“Batı, Ukrayna’yı sadece satranç tahtası gibi görme hatasına düşmemeli”

Mülteci krizlerinin ancak savaşlar, askeri operasyonlar ve çatışmalar gibi temel nedenlerinin ortadan kaldırılması ile nihai çözüme kavuşturulabileceğine dikkati çeken Altun, mülteci akınının asıl tetikleyici gücüyle ciddi şekilde yüzleşmeden insani krizleri etkin bir şekilde yönetmenin beklenmemesi gerektiğini kaydetti.

Bir mülteci krizi ile karşı karşıya kalındığında bu tür sorunların askeri değil, yaratıcı siyasi çözümlerle ele alınması gerektiği bilinciyle, çatışmalara hep beraber etkin çözüm yolları aranması gerektiğini savunan Altun şöyle devam etti:

“Batı şimdilerde Rusya'ya Ukrayna’daki eylemleri için ödeteceği bedeli artırmanın peşinde fakat milyonlarca masum sivil için diplomatik bir çözüm bulma gerekliliğini de göz ardı etmemelidir. Batı, Rusya'ya karşı koymak için Ukrayna'yı sadece jeopolitik bir satranç tahtası gibi görme hatasına düşmemelidir. Uluslararası toplum, hem Ukraynalıların hem de bölgesel ve küresel ekonomik dinamiklerin korunabilmesi adına diplomasi yoluyla çatışmayı sona erdirmek için bir bütün olarak çaba sarf etmelidir.

Türkiye, Ukrayna'nın toprak bütünlüğü ve siyasi bağımsızlığı konusundaki tutumunu net bir şekilde ortaya koymuştur. Aynı zamanda, ortaya çıkan insani krizi de göz ardı etmememiz gerekmektedir. Batı, eş zamanlı olarak hem anlaşmazlığın çözümüne katkıda bulunmalı hem de Ukraynalı mültecilerin içinde bulunduğu vahim durumu ele almalıdır.”

“Türkiye deneyimlerini paylaşmaya hazır”

Türkiye’nin Suriye çatışmasının insani sonuçlarıyla ilgili deneyiminin, Ukrayna'da olan bitenin yol açacağı sonuçlardan endişe duyan herkesi yakından ilgilendirdiğini anlatan Altun, Batının Suriye krizi esnasında yaptığı hataları tekrarlamaması ve mevcut durumda güvenlikleştirme yaklaşımıyla kolay yolu seçmek yerine insani bir mülteci politikası benimsemesi gerektiğini kaydetti,

Altun, Avrupa’da, mültecilerin nereden geldiklerine bakılmaksızın kucaklandığı insani bir ortam yaratmanın vaktinin çoktan geldiğine işaret ederek, bunun yanı sıra çatışmanın mümkün olan en kısa sürede sona erdirilmesi için ciddi ve süreklilik arz eden bir diplomasi taahhüdünün de elzem olduğunu vurguladı.

Bunun hayata geçirilmediği ve barış için bir yol haritası çizilmediği durumda karşılaşılacak tablonun ise ırkçılığın, yabancı düşmanlığının ve ayrımcılığın derinleşmesi olacağını belirten Altun, Türkiye’nin deneyimlerini paylaşmanın yanı sıra hem insani krizi göğüsleme hem de savaşı sona erdirme hedefleri doğrultusunda çaba sarf etmeye hazır olduğunu sözlerine ekledi.

 


Hibya Haber Ajansı

 
Su tüketimi hakkında en çok merak edilen 8 soru
 
Çocuklara diş sağlığı anlatıldı
YORUMLAR
 Onay bekleyen yorum yok.

Küfür, hakaret içeren; dil, din, ırk ayrımı yapan; yasalara aykırı ifade ve beyanda bulunan ve tamamı büyük harflerle yazılan yorumlar yayınlanmayacaktır.
Neleri kabul ediyorum: IP adresimin kaydedileceğini, adli makamlarca istenmesi durumunda ip adresimin yetkililerle paylaşılacağını, yazılan yorumların sorumluluğunun tarafıma ait olduğunu, yazımın, yetkililerce, fikrim sorulmaksızın yayından kaldırılabileceğini bu siteye girdiğim andan itibaren kabul etmiş sayılırım.
 

Bu haber henüz yorumlanmamış...

FACEBOOK YORUM
Yorumlarınızı Facebook hesabınız üzerinden yapın hemen onaylansın...
KATEGORİDEKİ DİĞER HABERLER
Aydemir: 'Biz yatırımlarla konuşuyoruz'
AK Parti Milletvekili İbrahim Aydemir muhalefetin hiçbir proje üretmediği, ...
Vaka sayısı 16 bin seviyelerinde
Türkiye'de bugünkü koronavirüs vaka sayısı 16 bin 894 oldu.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, NATO Devlet ve Hükümet Başkanları Olağanüstü Zirvesi'nde konuştu.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, NATO Devlet ve Hükümet Başkanları ...
 
A Milli Takım'ın Portekiz maçı kadrosu
2022 FIFA Dünya Kupası Elemeleri play-off yarı finalinde Portekiz ile ...
Tarım Bakanlığı: "Ülkemizde şeker arzıyla ilgili hiçbir sıkıntı yaşanmayacaktır"
Tarım ve Orman Bakanlığı şeker fiyatlarıyla ilgili açıklamalarda bulundu.
Ticaret Bakanlığı'ndan şeker fabrikaları açıklaması
Ticaret Bakanlığı, şeker fabrikaları nezdinde bakanlık tarafından incelemeler yapıldığını bildirdi.
 
Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığından yeni hizmet modeli
Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanı Derya Yanık: “Çocuklarımızı her türlü ...
Koronavirüs salgınında vaka sayısı düne göre azaldı
Türkiye'de bugünkü koronavirüs vaka sayısı 17 bin 161 oldu.
MGK Beştepe’de toplandı
Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın başkanlığındaki Milli Güvenlik Kurulu (MGK) toplantısı ...
 
YAZARLAR
Oylum Demiray
Oylum Demiray
Terörle mücadelede ‘Sri Lanka modeli’
Yavuz Münir Saatçi
Yavuz Münir Saatçi
Narman örneği ve siyasetin dibe vurma sebebi
Dağıstan Türkmen
Dağıstan Türkmen
Atatürk düşmanlığının altında yatan ne?
Dilek Yılmaz
Dilek Yılmaz
Atatürk gerçek bir Müslüman
İzzet Sevimli
İzzet Sevimli
Bu ülkeyi partiler düzeltemez...
Erkan Zorlu
Erkan Zorlu
Sorunun adı çok net: Ekonomi
ÇOK OKUNANLAR
ÇOK YORUMLANANLAR
ANKET
Türkiye'nin aktif dış politikasını nasıl buluyorsunuz?

Doğru Buluyorum
Yanlış Buluyorum
Fikrim Yok

Sonuçları göster Anket arşivi
ARŞİV
Ana Sayfa Gündem Siyaset Ekonomi Asayiş Eğitim-Bilim Kültür-Sanat Sağlık-Yaşam Dünya Haber Yorum Spor
KünyeKünye FacebookFacebook TwitterTwitter Günün HaberleriGünün Haberleri