AK Parti'nin iktidar olduktan sonra 2003 yılında sağlıkta dönüşüm programını başlattığını anımsatan Şahin, "Sağlıkta dönüşüm programı özünde Dünya Bankasının finanse ettiği ve sağlığın kamusal bir hizmetten artık ticari bir zemine indirildiği bir programdı. Yani şirketler artık sağlık hizmetleri içine girdi ve halkın almış olduğu sağlık hizmeti üzerinden de bir takım şirketlere para kazanma imkanı sağlandı." görüşünü savundu.
Bugün gelinen nokta itibarıyla sağlıkta dönüşüm programının artık "sağlıkta çöküş programı haline geldiğini" ifade eden Şahin, hem hizmet alan hastaların hem de hizmet veren hekimler başta olmak üzere tüm sağlık çalışanlarının bu sağlık sisteminden memnun olmadığını söyledi.
Şahin, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Son 10 yılda yurt dışına giden hekim sayımız 24 kat artmıştır. 2012'de yurt dışına giden hekim sayımız 59 iken 2021'de 1405 olmuştur. Bu sadece TTB'nin kayıtlarından aldığımız rakamlardır. Yine çifte vatandaş olarak veya ailesinin yanına giden hekim arkadaşlarımızı da kattığımız zaman bu rakam çok daha yüksektir. Eğitimli, nitelikli hekim kadromuzu her geçen gün kaybediyoruz."