ESKİDEN çok sayıda kişinin geçim kaynağı olan ayakkabı tamirciliğinin ustaları, yetiştirecek çırak arıyor. 40 yıldır ayakkabı tamiriyle uğraşan ayakkabı tamircisi Esraim Demircan, insanların mesleğe artık eskisi gibi ilgi göstermediğini söyledi. Vatandaşın eskiyen ya da yıpranan ayakkabılarını tamir ettirmek yerine aynı fiyata yenisini almayı tercih ettiğini belirten Demircan, birkaç yıl öncesine kadar her mahallede bulunan ayakkabı tamircilerinin şimdilerde birer birer dükkan kapattığını anlattı. Demircan, ailelerin, çocuklarını “geçinemez” endişesiyle ayakkabı tamirciliği mesleğine yönlendirmediğini, bu nedenle de kendilerine çırak olarak kimsenin başvurmadığını dile getirerek, “Eskiden anne, babalar okumaya niyeti olmayan çocuklarını bize getirip ‘eti senin, kemiği benim’ derdi. Şimdi ise bu mesleği seçerse aç kalmasından korkuyorlar. Beni de babam yaramaz bir çocuk olduğum için orta okuldan sonra bir ayakkabı ustasına emanet ederek mesleğe yönlendirmişti. İyi ki böyle yapmış. Vasıfsız, işsiz güçsüz olmaktan kurtuldum, bir zanaat öğrendim, çoluğuma, çocuğuma alın terimle bakıp okutuyorum” dedi.
Mesleğimizi küçümsüyorlar
Mesleği devam ettirecek hiç çırak olmadığının altını çizen Demircan, “Aileler çocuğunu berbere çırak veriyor, ama bizim mesleğimizi küçümsüyor, getirmiyor. Bizden sonra bu mesleği devam ettirecek kimse kalmadı. Bizler de ölünce ayakkabı tamirciliği maziye karışacak. Anne babalar korkmasın, mesleğini layıkıyla yapanlar aç kalmaz, hatta ilerde mesleği yapan nadir ustalardan biri olup tarihe geçer” diye konuştu. Bu işten geçmişte çok iyi paralar kazandıklarının altını çizen Demircan, şöyle konuştu: “Eskiden çok güzel gelirimiz vardı, ama şimdi de işini edebiyle, iş ahlakıyla, alın teriyle yapanlar için umut var hala. Sonuçta pahalı ve kaliteli ayakkabı alanlar bunları küçücük bir sorunda gözden çıkarıp atmayı değil, tamir ettirmeyi seçiyor, alıp getiriyor bize. Eskiden kösele ayakkabıların altına koyduğumuz tabanlıkları bir günde bitirir çiftine 50 lira alırdık. Son zamanlarda ise bir ayda bitiriyoruz.”
Fabrikalarda en genç usta 46 yaşında
ANKARA Ayakkabı ve Çantacılar Odası Başkanı Hüseyin Uzun ise üretimde de, tamiratta da meslekte artık çırak yetişmediğini bildirdi. Fabrikalarda en genç ustanın 46 yaşında olduğunu dile getiren Uzun, Çin mallarının artık ülkeye eskisi kadar girmediğini, Türk imalatçıların da talebe göre maliyeti düşük olan ürünler ürettiğini, eğer alınacaksa bunları tercih etmenin daha sağlıklı olacağını ifade etti. Uzun, “.Meslek liseleri ve bir çok ilde bulunan Mesleki Çıraklık Okulları bu anlamda büyük hizmet veriyor. Zorunlu eğitimi bitiren öğrenci bir ustanın yanında çırak olarak mesleği öğrenmeye başladıktan sonra, bu çıraklık okullarına gidip aynı anda eğitim alabiliyor” dedi.
Gelecek kuşaklara aktarılmalı
AİLELER unutmasın ki her şeyin başı bildiğin işi itinayla yapmakta gizli. Kurallara dikkat edilirse gayet güzel evinizi geçindirebilirsiniz. Herkes çocuğu doktor olsun, hakim, savcı olsun, iyi eğitim alsın ister fakat, bence ailelerin biraz da gerçekçi olması lazım. Gençler liseyi bitirdikten sonra hangi yöne gideceğini bilemiyor. Hele ki genç arkadaşlar, üniversiteyi de kazanamamışsa mesleği, işi gücü olmadan hayata başlıyor. İşte biz ustalar da mesleği seçecek gençlerle ayakkabı tamirciliğinin gelecek kuşaklara aktarılmasını istiyoruz.”