Ana Sayfa Gündem Siyaset Ekonomi Asayiş Eğitim-Bilim Kültür-Sanat Sağlık-Yaşam Dünya Haber Yorum Spor Yerel Haberler Teknoloji Kim Kimdir?
Diyarbakır Anneleri, Evlatları İçin 1907. Günde Nöbet Tutuyor
Diyarbakır Anneleri, Evlatları İçin 1907. Günde Nöbet Tutuyor
Merkez Bankası, Politika Faizini Yüzde 50'de Korudu
Merkez Bankası, Politika Faizini Yüzde 50'de Korudu
Türkiye, Terörle Mücadelede Kararlılıkla İlerleyecek
Türkiye, Terörle Mücadelede Kararlılıkla İlerleyecek
Gıda Sektöründe 252 Bin Nitelikli İstihdam ve 708 Milyar Lira Yatırım Sağladık
Gıda Sektöründe 252 Bin Nitelikli İstihdam ve 708 Milyar Lira Yatırım Sağladık
2024 Yılında 2 Bin 539 Terörist Etkisiz Hale Getirildi
2024 Yılında 2 Bin 539 Terörist Etkisiz Hale Getirildi
HABERLER>SİYASET
4 Aralık 2023 Pazartesi - 10:13

Cumhurbaşkanı Erdoğan: "Gazze bir Filistin toprağıdır ve ebediyen de öyle kalacaktır"

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, İslam İşbirliği Teşkilatı Ekonomik ve Ticari İşbirliği Daimi Komitesi (İSEDAK) 39. Bakanlar Oturumu Açılış Programı’nda konuştu.

Cumhurbaşkanı Erdoğan:  Gazze bir Filistin toprağıdır ve ebediyen de öyle kalacaktır

Erdoğan'ın konuşmasından bazı satır başları şöyle:

"İslam İşbirliği Teşkilatı Ekonomik ve Ticari İşbirliği Daimi Komitesi 39. Bakanlar Oturumu'nun ülkelerimiz, İslam alemi ve tüm insanlık için hayırlara vesile olmasını diliyorum.

Rabbimden toplantımızı bereketlendirmesini, ümmetin ve tüm insanlığın sorunlarının çözümüne vesile kılmasını niyaz ediyorum. Kıymetli fikirleri, tenkitleri ve teklifleri ile toplantımıza katkı verecek tüm kardeşlerime tüm misafirlerimize de şimdiden teşekkür ediyorum.

Dünyanın dört bir yanındaki kardeşlerime sizlerin vasıtasıyla selam ve sevgilerimi iletiyorum. Özellikle 7 Ekim'den beri İsrail'in ahlaksız saldırılarına rağmen vatanlarına sahip çıkan Gazzeli ve Filistinli kardeşlerimi yürekten selamlıyorum.

Dünyanın farklı köşelerinde Müslümanca yaşama mücadelesi veren tüm kardeşlerime buradan muhabbetlerimi gönderiyorum. Sizleri bir kez daha ülkemizde ağırlamaktan büyük bahtiyarlık duyuyorum. Türkiye'ye ve aziz İstanbul'a hepiniz hoşgeldiniz.

Türkiye ve Türk milleti olarak bu yıl cumhuriyetimizin kuruluşunun 100. Sene-i devriyesini idrak ediyoruz. Coğrafyamızda kurduğumuz devletler zincirinin son halkası olan Türkiye Cumhuriyeti şanla, şerefle, başarılarla geçen bir asrı geride bıraktı.

Maziden atiye uzanan bu kutlu yürüyüşümüzü Allah'ın izniyle Türkiye Yüzyılı ile taçlandırmadan durmayacağız.  Bunu da siz kardeşlerimizle birlikte omuz omuza başaracağız.

Gazze başta olmak üzere işgal edilmiş Filistin topraklarında büyük bir vahşetin yaşandığı bugünlerde sergileyeceğimiz iş birliği çok daha önemli hale geliyor.

İsrail'in 7 Ekim'de başlayan katliamları esir takasları sebebiyle 6 gün süren fasılanın ardından 1 Aralık itibarıyla yeniden hızlandı. Sivilleri ve sivil yerleşim yerlerini hedef alan İsrail saldırılarında 16 binin üzerinde şehit ve 36 binin üzerinde yaralı verildi. Şehitlerimize Allah'tan rahmet, yaralı kardeşlerimize acil şifalar diliyorum.

Gazze'de şehit edilen her 3 kişiden 2'sini çocuklar, bebekler ve kadınlar oluşturuyor. Kendilerinden haber alınamayan Gazzeli sayısı 6 bin 500'ü geçti. İsrail zulmünün kurbanları arasında 73 gazeteci ve 100'ün üzerinde Birleşmiş Milletler görevlisi de var.

Öyle bir tablo ki küresel güvenlik ve barışı korumak için kurulan Birleşmiş Milletler kendi çalışanlarını dahi İsrail'in barbarlığından koruyamıyor. Avrupası'ndan Amerika'sına kadar insan hak ve hürriyetlerinin savunuculuğunu yapan güçlerin içine düştükleri acziyet ise daha vahimdir.

Bu ülkeler adeta İsrail'e daha fazla çocuk öldürmesi, hastane, okul, ev vurması, daha fazla masum kanı dökmesi için şartsız destek veriyor.

Uluslararası basın kuruluşları Gazze'de öldürülen meslektaşları için tek bir cümle kuramıyor. İsrail'e karşı tek bir eleştiri getiremiyor.

Oysa bunlar bize hepimize yıllarca demokrasi ve hukuk dersi vermişlerdi. Söze her başladıklarında basın özgürlüğünden bahseden bunlar değil miydi? Fail Müslüman olunca ortalığı ayağa kaldıranların hepsi bugün İsrail'in hoyratça sergilediği katliamlara kör ve sağır kesilmiş durumdalar.

İsrail saldırılarında fiziken ölenler Filistinliler olabilir. Ama bu zulme destek vererek veya sessiz kalarak İsrail'in safında yer alan her kişi, kurum ve ülkenin gururla önümüze koyduğu o şatafatlı ideolojileri, sözleşmeleri, beyannameleri, ilkeleri yerle yeksan olmuştur.

Bunca masumun ölümünü sessizce geçiştirmeye hatta Hamas bahanesi ile meşrulaştırmaya çalışanların artık insanlığa söyleyecek tek bir sözleri dahi kalmamıştır.

Arkasındaki riyakarlığı biliyor olsak da insanlığın ortak çıkarına hizmet edebileceği ümidiyle hüssiniyetle baktığımız bütün bir 20. Yüzyıl tasarımının gözlerimizin önünde çöküşünü izliyoruz. Tüm şehirlerimize rağmen yazık demekten kendimizi alamıyoruz.

Çünkü her dönemin kapanışı ve yenisinin inşası süreci gibi önümüzdeki yıllarda çok sancılı, sıkıntılı, kanlı ve risklerle dolu olacaktır. 

Bu süreci kendimizle birlikte dostlarımızın ve kardeşlerimizin tamamı için en büyük kazanımlara tebdil etmek bizlerin elindedir. Bunun için daha çok çalışmak, daha çok mücadele etmek azmindeyiz.

Gazze küresel sistem açısından bir turnusol kağıdı işlevi gördü. Savaşın başladığı 7 Ekim'den bu yana şahit olduklarımız, uluslararası örgütlerden insan hakları kuruluşlarına, batılı demokrasilerden küresel şirketlere pek çok yapının gerçek yüzünü bize gösterdi.

Birleşmiş Milletler kurumsal olarak Gazze imtihanından başarısız çıktı. Genel sekreter Sayın Guterres'in samimi gayretleri maalesef bizzat Güvenlik Konseyi üyeleri tarafından sabote edildi.

Birleşmiş Milletler Genel Kurulu'nda 121 evet oyu ile kabul edilen karar insanlığın vicdanına tercüman olması bakımından kıymetli bir adımdı.

Ancak bu karar Birleşmiş Milletler'in mevcut yapısı nedeniyle kadik kaldı. Akan kanın durması noktasında tesirli olamadı. Maalesef 40 çekimser oy ile birlikte 161 ülkenin iradesi yok sayıldı. Sadece bu tablo bile 2 milyarlık Müslüman alemi olarak nasıl bir cendereye sıkıştırıldığımızı göstermeye kafidir.

Bir tarafta savaş dursun daha fazla kan akmasın diyen 121 ülke var. Diğer tarafta İsrail'in saldırılarına açık çek veren 3-5 ülke var. Bu 3-5 ülke ne zaman tamam derse ancak o zaman harekete geçen bir küresel mekanizma var.

Böyle bir yapının ne barışı getirmesi ne çatışmaları durdurması, ne de insanlığa umut olması mümkün değildir. Bizim yıllardır dünya 5'ten büyüktür diyerek ifade ettiğimiz Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi'nin adaletsiz ve krizlerin çözümünde işlevsiz kalan bu çarpık yapısı bir an önce değiştirilmelidir.

Hiç birimiz bu sistemi kabullenmek mecburiyetinde değiliz. Hiç birimiz böyle gelmiş böyle gider diyemeyiz. Artık itirazlarımızı daha gür bir sada ile dillendirmemiz gerekiyor. Müslümanlar olarak daha adil bir dünya mümkündür diyoruz.

Bu ideal doğrultusunda mücadele etmek sadece kendi vatandaşlarımıza değil gelecek nesillere karşı da sorumluluğumuzdur. Elbette bunu yaparken kenarda beklemeyecek, elimizdeki imkanlardan sonuna kadar istifade etmeye çalışacağız.

Kuruluş gayesi Filistin davasını savunmak olan İslam İşbirliği Teşkilatı mücadelenin tek ses ve tek vücut olarak yürütülmesi noktasında bizlere önemli bir zemin sunuyor. Arap Ligi ile birlikte Riyad'da gerçekleştirilen olağanüstü ortak zirve ile İslam dünyası olarak Filistin meselesindeki duruşumuzu ortaya koyduk.

Zirvede işgalci yerleşimcilerin ilk kez terörist olarak tanımlanması başta olmak üzere gerçekten kilometre taşı mahiyetinde kararlar aldık.

İsrail'in katilliği yanında hırsızlığı da artık uluslararası alanda giderek daha çok dillendirilmeye başlandı. Zirve kapsamında teşkil edilen dışişleri bakanları temas gurubu çeşitli ülkelerde görüşmeler yürüttü.

Gazze'de akan kan duruncaya kadar bu görüşmeler devam edecek. Ayrıca başka adımlar da atmamız lazım. İsrailli yöneticilerin işledikleri savaş suçları dolayısıyla sorumlu tutulmaları bunlardan biridir.

Birleşmiş Milletler İnsan Hakları Konseyi'ni ve Uluslararası Ceza Mahkemesi'ni bu kapsamda mutlaka değerlendirmeliyiz. Aynı şekilde İsrail'in mevcudiyetini kabul ettiği nükleer silahlar meselesinin de unutulmasına izin vermeyeceğiz.

İsrail'in atom bombası var mı? Var, ama sorarsan yok diyorlar. Biz bunun ne olduğunu gayet iyi biliyoruz. Şu anda Gazze kasabı olan Netanyahu bir savaş suçlusu olmanın ötesinde kesinlikle Gazze kasabı olarak Miloseviç nasıl yargılandıysa bu da yargılanacaktır. 

Farklı hevesler peşinde koşan İsrailli yöneticilere şu gerçeği hatırlatmak isterim: Gazze bir Filistin toprağıdır ve ebediyen de öyle kalacaktır. İsrailli yöneticiler de savaş suçundan yargılanmalıdır.

Filistin'in tek bir toprağını dahi İsrail'e bırakmamak hepimizin boynunun borcudur. Bugüne Gazze'yi işgal edenlerin yarın başka yerlere göz dikeceğini de çok iyi biliyoruz. Nitekim bu niyetlerini saklama ihtiyacı da duymuyorlar.

İsrail'in mevcudiyetini kabul ettiği nükleer silahlar meselesinin unutulmasına izin vermeyeceğiz. İsrail'in atom bombası var mı? Var ama sorarsan yok diyorlar.

Filistin halkı ile dayanışmamızı artırmamız kardeşlerimizin zor günlerinde çok daha kritik hale gelmiştir. Saldırılara karşı direnen Gazzeli kardeşlerimizi selamlıyorum."

Hibya Haber Ajansı

 
5 terörist etkisiz hale getirildi
 
2023 yılı dış kaynaktan bando sınıfı muvazzaf astsubay adayı başvuruları başladı
YORUMLAR
 Onay bekleyen yorum yok.

Küfür, hakaret içeren; dil, din, ırk ayrımı yapan; yasalara aykırı ifade ve beyanda bulunan ve tamamı büyük harflerle yazılan yorumlar yayınlanmayacaktır.
Neleri kabul ediyorum: IP adresimin kaydedileceğini, adli makamlarca istenmesi durumunda ip adresimin yetkililerle paylaşılacağını, yazılan yorumların sorumluluğunun tarafıma ait olduğunu, yazımın, yetkililerce, fikrim sorulmaksızın yayından kaldırılabileceğini bu siteye girdiğim andan itibaren kabul etmiş sayılırım.
 

Bu haber henüz yorumlanmamış...

FACEBOOK YORUM
Yorumlarınızı Facebook hesabınız üzerinden yapın hemen onaylansın...
KATEGORİDEKİ DİĞER HABERLER
Başarır, Özel’i kutladı
CHP Grup Başkanvekili Başarır, Meclis'te düzenlediği basın toplantısında, ...
Aydemir TBMM’de bir ilke imza attı Milletvekilliğinin hesabını verdi
25,26 ve 27. dönemlerde Erzurum’u Türkiye Büyük Millet Meclisi’nde temsil ...
Aydemir: ‘İsrail zulmünü telin ediyoruz’
Mescidi Aksa’da İsrail tarafından Müslümanlara reva görülen zulmü lanetlediğini, ...
 
Aydemir: ‘Nevruz kardeşlik ve birlik mesajıdır’
Nevruz Töreninde katılımcılara seslenen Milletvekili Aydemir, ‘Türk Dünyasının ...
Milletvekili Aydemir’den kardeşlik hukuku vurgusu
Cumhur İttifakının milli iradenin birlik ve beraberliğini temsil eden ...
Cumhurbaşkanı Erdoğan, Nazilli'de halka hitap etti
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Aydın’ın Nazilli ilçesinde halka hitap etti.
 
Aydemir: ‘Bize milletimizin dua ve aferini yeter’
AK Parti Erzurum Milletvekili İbrahim Aydemir, DEVA Partisi Genel Başkanı ...
Aydemir: ‘Milli irade Cumhurbaşkanımızın ufkunda’
AK Parti Erzurum Milletvekili İbrahim Aydemir, "Bizim cumhurbaşkanı adayımız ...
Ümit Özdağ'ın Ordu Valiliğiyle ilgili açıklaması
İçişleri Bakan Yardımcısı ve Bakanlık Sözcüsü İsmail Çataklı, Zafer Partisi ...
 
YAZARLAR
Oylum Demiray
Oylum Demiray
Terörle mücadelede ‘Sri Lanka modeli’
Yavuz Münir Saatçi
Yavuz Münir Saatçi
Narman örneği ve siyasetin dibe vurma sebebi
Dağıstan Türkmen
Dağıstan Türkmen
Atatürk düşmanlığının altında yatan ne?
Dilek Yılmaz
Dilek Yılmaz
Atatürk gerçek bir Müslüman
İzzet Sevimli
İzzet Sevimli
Bu ülkeyi partiler düzeltemez...
Erkan Zorlu
Erkan Zorlu
Sorunun adı çok net: Ekonomi
ÇOK OKUNANLAR
ÇOK YORUMLANANLAR
ANKET
Türkiye'nin aktif dış politikasını nasıl buluyorsunuz?

Doğru Buluyorum
Yanlış Buluyorum
Fikrim Yok

Sonuçları göster Anket arşivi
ARŞİV
Ana Sayfa Gündem Siyaset Ekonomi Asayiş Eğitim-Bilim Kültür-Sanat Sağlık-Yaşam Dünya Haber Yorum Spor
KünyeKünye FacebookFacebook TwitterTwitter Günün HaberleriGünün Haberleri