Lig başlayacakmış gibi

Spor hekimi uzman Doktor Savaş Kudaş, Koronavirüs (Kovid-19) salgını hakkında futbolcuların nasıl bir yol izleyeceğine ilişkin SABAH Ankara'ya konuştu. Kudaş futbolcuları uyardı. Dünyayı etkisi altına alan Koronavirüs salgınının Türkiye'de görülmesi üzerine alınan tedbirler kapsamında futbolcular evlerinde çalışmalarını sürdürüyor. "Salgın kontrol altına alınırsa müsabakalar başlar" diyen Kudaş, "Tüm futbol kulüpleri futbolculara evde çalışabileceği antrenman programlarını verdi. Bu programların birçoğu özellikle core bölgesi güçlendirme, büyük kas gruplarının korunmasını sağlayacak, esneklik ve mobilite egzersizlerini içermektedir. Aynı zamanda ev içinde yapılabilecek küçük koordinasyon çalışmaları da birçok programda vardır. Çalışmaların birçoğu vücut ağırlığıyla yapılabilirken bazıları için serbest ağırlıklar, direnç lastikleri, denge tahtası ya da merdiven gibi yardımcı materyaller kullanılmaktadır. Sporculara tavsiyem bu dönemde mutlaka en azından yarın lig başlayacakmış gibi kendilerine verilen antrenman programını aksatmadan düzgün şekilde yapmaları, kilo kontrolünü, beslenme düzenini, uyku düzenini korumalarıdır. En dikkat edilecek husus ise pandemiyi en az hasarla atlatmaktır. Sporcularda oluşabilecek bir akciğer enfeksiyonunun, performansı oldukça fazla etkileyebileceği bilinmektedir" dedi.

ÖNCE SPORCU SAĞLIĞI
"Belki yüzyılda bir görülen bir salgın ile karşı karşıyayız. Bilindiği gibi Kovid-19 pandemisi sebebiyle hem ülkemizde hem de dünyada birçok ülkede sportif aktivite ve müsabakalar ertelendi. Bununla birlikte 2019-2020 futbol sezonu da ileri bir tarihe ertelendi. Ancak uluslararası federasyon birlikleri müsabakaların oynanması için çeşitli tarihler önermekte ve liglerin bitirilmesini tavsiye etmektedir. Bu ülkede salgın kontrol altına alındığında müsabakaların başlayacağı anlamına gelmektedir. Bizler teknik ekip ve takım hekimleri olarak hem sporcu sağlığını korumak hem de müsabakaya hazır duruma getirmek zorundayız."

PLANLAMALAR ARTIK DEĞIŞTI
Kudaş, imkânı olanların açık havada koşu, yürüyüş, bisiklet gibi çalışmalar yapmasının da önemine vurgu yaparken şöyle devam etti: "Açık alanda spor yapabilenler için koşu programları içeren programlarda eğer imkân varsa bisiklet yâda koşu bandında aerobik kapasiteye yönelik antrenmanlar planlanmıştır. Tüm bu yapılan antrenmanlar müsabakalar için yeterli olacak mı? Futbol kuvvet, dayanıklılık, sürat gerektiren bir spor dalı. Son yıllarda yapılan antrenman programlarında tüm yüklenmeler topla beraber planlanmaya başlamıştır. Normal sezon bittiğinde yaklaşık 4- 5 haftalık dinlenme süresinin ardından takımlar yeni sezon için hazırlıklara başlamaktadır" diye konuştu.

7 HAFTALIK KAMP!
"ORTALAMA sezon öncesi hazırlık yaklaşık 6 haftalık bir süreç bazen sağlık kontrolleri ile beraber 7 haftaya kadar uzamaktadır. Bu kamp sürecinin içinde yapılan yüklenmeler, çift antrenmanlar, takım gücünü, dayanıklılığını ve performansını belli bir seviyeye kadar getirmektedir. Sezon bittiğinde hiçbir sporcu 4 ya da 5 haftalık süreçte hiçbir şey yapmasın diye göndermiyoruz, yine aktif dinlenme şeklinde programları mutlaka oluyor. Bu yüzden de hem kondisyon hem de kuvvet kaybı çok fazla olmamakta sonrasındaki kamp sürecini de rahat geçirebilmektedirler. Kamp döneminin ikinci etabında ise hazırlık maçları oynayarak sezona hazırlıklar yapılmaktadır."

'AŞIRI YÜKLENME AĞIR GELİR'
KUDAŞ: "Bu 4 haftalık süreçte yapacağımız aşırı yüklenmeler yaralanmalara, hazırlayıcı faktör olarak karşımıza çıkacaktır." "Futbolcuların ritmini bulması genellikle sezonun 3-4. maçlarından sonra oluyor. Hatta biz sakatlıkları bu süreçte ve ligin bitimine yakın süreçte daha fazla görmekteyiz. Hemen hemen yaklaşık 2 aylık bir aranın sonunda hazırlık sürecinin en az 4-6 hafta olarak planlanması gerekir. Bu 4 haftalık süreçte yapacağımız aşırı yüklenmeler yaralanmalara, hazırlayıcı faktör olarak karşımıza çıkacaktır. Hem havaların ısınmasıyla beraber daha sıcak havalarda sporcuların müsabaka oynaması büyük bir ihtimalle sıkıştırılmış 3 ya da 4 günde bir maçlarının oynanması ve bununla beraber hazır olmayan sporcunun aşırı yüklenmesi yaralanma riskini maalesef artıracaktır. Sporculardan beklenen hem fiziksel hem de mental performans istenilen düzeyde olamayacaktır."