Anne Figen Baysal, konuşmasında sıkıntı olan, yazı yazmak için kalemi tutamayan, gülerken ve ağlarken yüzü kayan çocuğu için tüm imkanlarını seferber etti. Hastalığından dolayı ileride göz kaybı yaşama riski bulunan oğlunun üniversite hastanesinde kontrol altında olmasına rağmen her gün kötüye gittiği anda ‘refleks terapi’ yöntemi ile yeniden doğduğunu dile getiren Baysal, “Ankara’da bu yöntemi uygulayan özel bir muayenehane bulduk. Yaşı nedeniyle ameliyat olamayan oğlumda yüzde 70’lik bir düzelme oldu” dedi.
BİZİM İÇİN MUCİZE
Çocuğunun geldiği son noktayı ‘mucize’ olarak niteleyen anne Baysal, “Artık yazı yazabiliyor, kendi başına bağımsız hareket edebiliyor. Bunun benim için ne demek olduğunu sadece yaşayanlar bilir. Her günümüz artık kabus değil bayram” dedi. Refleks terapi yönetimini uygulayan Gamze Şenbursa ise şunları söyledi:
“Ege 6 ay önce bize başvurdu. Doğuştan olduğu söylenen patolojinin herhangi bir tedavi yöntemi bulunmadığı ancak çocuk erişkin yaşa geldiğinde ciddi bir cerrahi operasyon yapılabileceği fakat bu operasyonun başarı yüzdesinin de az olduğu Çapa’daki doktoru tarafından ifade edilmiş. Aile operasyon yaptırmak istememiş ve farklı arayışlara girmiş. Biz tedaviye başladıktan sonra gözünü tamamen kapatmaya, ellerini daha etkin ve hızlı kullanamaya başladı. Vücut dengesi yerine geldi. Okul başarısı arttı, öğrenme güçlüğü azaldı. Konuşma ve yemek yeme tamamen normale döndü, 6 aylık tedavi sonrasında yüz kaslarının yüzde 80’i çalışır hale geldi.”