TÜRKİYE’DE YETİŞMEYEN ÜRÜNLER
“Bir yaşından sonra kuruyemişler alerji konusunda biraz ön plana çıkıyor. Çok tehlikeli reaksiyonlar yapabiliyor. Hatta hayati tehlike oluşturabiliyor. Son 10 yıl, 20 yıla baktığımızda besin alerjisi üç kat arttı toplumda. Bunda GDO’lu ürünlerle gizli karşılaşmaların etkisi büyük. Bir de tüketim alışkanlıklarımıza göre alerjiler değişiyor. Örneğin kaju Türkiye’de yetişmeyen bir ürün. Son yıllarda kaju alerjisini daha sık görmeye başladık. Çünkü artık ithalatla geliyor, bir de fantastik gıdalar yapılıyor, herkes salatasının içine bir şeyler koymaya başlıyor ve böylece o alerjenle daha çok karşılaşıyoruz. Eskiden görmediğimiz alerjileri Türkiye’de görür hale geldik.”
SÜTÜ BİLİNÇSİZCE KESMEYİN
“En sık gördüğümüz inek sütü ve yumurta alerjileri. Bunu takip eden de kuruyemiş alerjileri. İnek sütü protein alerjisi bizim açımızdan çok önemli, çünkü temel beslenme anne sütüdür. Eğer anne sütü alamıyorsa, inek sütü proteininden elde edilmiş mamaları da tüketemez. İnek sütü bilinçli olmayan tarzda kesildiği zaman, temel besin ögesini ortadan kaldırırsınız ve çocuklarda ciddi beslenme sorunlarıyla karşılaşabilir. Hekimlerin reçete edebildikleri hipnoalerjen mamalar var. Biraz tat sorunları var ama bunlar bebeklerin beslenme ihtiyaçlarını giderebiliyor.
BELİRTİLERE DİKKAT
“Bebeğin ya da çocuğun yüzünde şişme, kusma, öksürük, hırıltı, kaşıntı gibi yakınmalar gözüküyorsa derhal doktora başvurulmalı. Onun dışında sadece bağırsağı etkileyen alerjiler olabiliyor. Örneğin çocukların dışkısında mukus görülmesi, zaman zaman kana rastlanması ve gaz sancıları gibi. Bu belirtiler mutlaka dikkate alınmalı.”