ANKARA’nın ilk ve Türkiye’nin ikinci sanayi müzesi olma özelliği taşıyan Çengelhan Rahmi Koç Müzesi, Ankara Kalesi’nin tarihi dokusu içinde gelen ziyaretçilerini ağırlıyor.
Kanuni Sultan Süleyman döneminde yaptırılan, Kanuni’nin damadı ve Mihrimah Sultan’ın eşi Damat Rüstem Paşa’nın Vakfiyesi’ne bağlı olduğu bilinen Çengelhan, Koç Holding tarafından restore ettirilip 2005’te yeniden müze olarak ziyarete açıldı. Ankara’nın Hanlar Bölgesi’nde özgünlüğünü bugüne kadar koruyabilmiş ender yapılardan biri olan Çengelhan, Ankara Kalesi’nin ana giriş kapısının karşısında, eskiden At Pazarı diye anılan mevkide, bedestenlerin yakınında konumlanmış bulunuyor.
El yapımı ilk bayrak
Terk edilmeden önce, tiftik, yapağı ve ham deri satışlarının yapıldığı bir toptan satış merkezi olarak kullanılan Çengelhan, kareye yakın dikdörtgen planlı mimari yapısıyla klasik Osmanlı kent içi hanlarının örneğini oluşturuyor. Han, 2003 ve 2005 yılları arasında gerçekleştirilen yenileme çalışmalarıyla aslına uygun restore edildi. Her yıl yaklaşık 100 bin ziyaretçiyi ağırlayan müze toplam 32 odada, denizcilikten karayolu taşımacılığına, havacılıktan tıbba kadar pek çok sanayi kolunun geçmişini gözler önüne seren 3 binden fazla objeyle ziyaretçilerini karşılıyor. Müzede, Ankara ve Atatürk bölümünde Cumhuriyet kutlamaları için Atatürk’ün talimatıyla dikilen el yapımı ilk bayrak ve Atatürk eşyaları yer alıyor.
İlgi çekici objeler
Her ürünün farklı alanlarda sergilendiği müzede, Halide Edip Adıvar’ın yaşamının son yıllarında kullandığı baston, orjinalleriyle bire bir aynı tren modelleri, gaz sobaları, mutfak eşyaları, gemi, denizcilik eşyaları, çamaşır, dikiş makinesi gibi aletlerin ilk örnekleri, bisikletler, arabalar, fotoğraf ve film makineleri, gözlem aletleri bulunuyor. Büyük çaplı ilk seri üretimlerden olan Ford “model T”, bin 800’lerde Napolyon Bonapart’ın bıçakçısı Grangeret tarafından Paris’te yapılmış “beyin ameliyatı seti”, 1. Dünya Savaşı’nda kullanılan Yavuz, Hamidiye ve Gelibolu tabyasına ait parçalar, dünyadaki 15 örnekten biri Edison’a ait “ilk ses kayıt cihazı” ve 19. yüzyıldan kalma “Baby Grand piano” koleksiyonun en ilgi çekici objeleri arasında yer alıyor.
İstanbul’daki objeler Ankara’ya geliyor
İSTANBUL Rahmi Koç Müzesi ile değişim sayesinde de ziyaretçiler farklı objelerle tanışma fırsatı buluyor. Müzeyi ziyaret eden öğretmen ve öğrencilerin de, müzecilikle ilgili merak ettikleri her şeyi öğrenebilecekleri eğitim paketi oluşturulmuş. Bu paket sayesinde öğretmenler ve öğrenciler seçilen eserler konusunda, daha detaylı bilgi edinebiliyor, tarihi, sosyolojisi ve çevresi gibi daha geniş kapsamlarda inceleme imkanına kavuşuyor. Ayrıca koleksiyonla interaktif bir bağ kurmak isteyenler için, objeye dokunarak kullanabilme imkanı veren bir sistem de mevcut.