Ulus bölgesinde devam eden, ‘Ulus Tarihi Kent Merkezi Projesi’ kapsamında onlarca yapı tekrar kullanıma kazandırılırken, M.S. 1. ile 2. yüzyıl arasında yapıldığı tahmin edilen Roma Antik Tiyatrosu ise bakımsızlık ve ilgisizlikten yok oluyor. Etrafı derme çatma bir şekilde çevrilen tiyatro, alkol ve uyuşturucu bağımlılarına mesken oluyor. Başı boş halde bırakılan tiyatroda tarihi izler her geçen gün yok olurken Ulus bölgesi esnafı, “Binlerce yıllık antik tiyatro, Allah’a emanet. Bölgeyi gezmeye gelen yerli ve yabancı turistler karşılaştıkları manzaraya tepki gösteriyor” diye konuştu.
İLGİ BEKLİYOR
Kış aylarında Suriyeli mülteciler tarafından kuşatılan tarihi tiyatro, çevresinde yenilenen onlarca yapının arasında ilgi bekliyor. 2009 yılında başlanan restorasyon çalışmaları sırasında eski dönemlerden kalma hamam, tapınak, agora, sur, hipodrom, sütun gibi çok sayıda tarihi eserin çıkarıldığı tiyatronun evsizlere bırakıldığını savunan esnaf, “Yıllar geçiyor, bölge yenileniyor ama Roma Antik Tiyatrosu olduğu gibi kalıyor. Burada vatandaşa düşen bir şey yok. İnsanlar gelip geçerken sitem ediyor. Ancak bölgeden sorumlu olan yetkililerin duyarsızlığını anlamak mümkün değil” dedi.
ÇALIŞMALAR DURDURULMUŞTU
Büyükşehir Belediyesi’nin, Ulus semtinde gül kurusu rengindeki taşlardan yapılma 2 bin yıllık antik Roma tiyatrosunun restorasyonunda beyaz renkli mermerler kullanmasına Kültür ve Turizm Bakanlığı arkeologları itiraz ederek çalışmaları durdurmuştu.
GEDİK BÜYÜYOR
Ankara Hürriyet’in “Tarihi surda büyük gedik” manşetiyle duyurduğu, Hacı Bayram-ı Veli Camisi’nin hemen yanında yer alan ve Ankara Kalesi’nin devamı olarak bilinen tarihi surların yıkılmasının ardından ise hiçbir gelişme yaşanmadı. Olayın üzerinden bir aydan fazla zaman geçmesine rağmen yetkililer, yıkımın sebebine ilişkin bir açıklama yapmazken, alınan basit önlemler dışında bir çalışmaya başlanmadı.