İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesi tarafından görülen Ergenekon davasının en önemli konularından biri de Milli İstihbarat Teşkilatı (MİT) tarafından hazırlanan 'Ergenekon Terör Örgütü Şeması'. Şimdiye kadar çok tartışılan bu konuyla ilgili olarak dün mahkemede önemli bir gelişme yaşandı. Ergenekon Terör Örgütü Şeması'nın oluşturulmasında kullanılan belgelerle ilgili olarak daha önce 6 CD olarak 13. Ağır Ceza Mahkemesi'ne gönderilmişti. Mahkeme bu belgelerdeki incelemesini dün tamamladı ve bu CD'leri avukatlara dağıttı.
İmzasız mektupla ortaya çıktı
MİT Şeması ve 6 CD 3 Temmuz 2002 tarihinde ortaya çıkmıştı. CD'ler MİT'e, 3 Temmuz 2002 tarihinde kendisini polis olarak tanıtan bir kişi tarafından posta yoluyla isimsiz ve imzasız ihbar mektubu olarak gönderilmişti. 6 adet CD, İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesi tarafından 6 Ocak 2009 tarihindeki duruşmada kurumdan istenmişti.
Güney de var Hizbullah da
2002 yılında MİT'in eline geçen ve “Ergenekon Terör Örgütü Şeması” nın oluşmasını sağlayan CD'lerde, Tuncay Güney'in 2001 yılında gözaltına aldığı dönemde İstanbul Emniyet Müdürlüğünde kendisiyle yapılan bir mülakata ilişkin ses kaydı da var. Bu kayıtlarla ilgili daha önce haberler basında yer almıştı. Özellikle bu CD'lerde Güney'in işkence altında ifade verdiği dikkat çekmiş ve bu konu uzun süre basında tartışılmıştı. CD'lerde Aydınlık dergisindeki bazı haberler, Tansu Çiller'in ABD vatandaşlığı, Hizbullah'ın MİT tarafından yönetildiği iddiaları, Kara Kuvvetleri Komutanlığı tarafından 1985 yılında hazırlanan rapor, Veli Küçük hakkında çıkan haberlerin küpürleri, TBMM'deki Susurluk Araştırma Komisyonu tarafından hazırlanan raporun bir kısmına kadar bir çok konu hakkındaki haber metni de yer alıyor.
Bir garip belge daha
CD'lerin içinden ilginç bir belge ortaya çıktı. Belgedeki iddiaya göre Çiller, 1967'den beri “İstanbul'un Gülü” kod adıyla CIA için çalışmış. 1999 yılında da gündeme gelen bu iddialara göre, Türkiye'deki bazı siyasetçiler Çiller'in iktidarda olduğu 1993-1996 yılları arasında ABD'deki malvarlığını araştırmak üzere bir hukuk bürosuyla anlaştı. Büro da CAL kod adlı eski bir CIA ajanıyla çalışmaya başladı. CAL, Çiller'i bizzat tanıyan ve Prag'da yaşayan Fish adlı ajana ulaştı. Fish, Frankfurt'taki ABD Üssü'nde verdiği ifadede, Çiller'in 1979'da, “ABD çıkarlarını kollayan yabancı ülke vatandaşlarına Amerikan vatandaşlığını verebileceğini ve bunun gizli tutulacağını” öngören 8 USC 1427 (f) yasasına göre ABD vatandaşı olduğunu söyledi. Çiller'in 1967'den beri “İstanbul'un Gülü” kod adıyla CIA için çalıştığını, özel eğitimden geçirildiğini ve bu dönemde Yale Üniversitesi'nde post-doktora yaptığını da öne sürdü. ABD'li yetkililer, Fish'i bu işin üzerine gitmemesi yönünde uyardı. Tüm bu iddiaların yer verildiği belgede, bir de eski CIA ajanı “Motta Gur”un şu notu yer alıyor: “Fish, evinde çıkan bir yangında hayatını kaybetti, Çiller'in ajanlığına ilişkin belgeler de kayboldu!” (Vatan)