Ankara Emniyet Müdürlüğü, bugün bazı basın yayın organlarında 'polisin sendikalarda hukuksuz arama yaptığı'na dair iddialar üzerine açıklama yaptı.
Aramaların DHKP-C terör örgütünce son dönemde gerçekleştirilen eylemlerin aydınlatılması amacıyla yapıldığı belirtilen açıklamada "Aralarında bazı sendika binalarının da bulunduğu değişik adreslerde, şüphelilerin yakalanmaları için Ankara Cumhuriyet Başsavcılığınca (TMK 10 SMY) yürütülmekte olan soruşturma kapsamında, Ankara 2 nolu Hakimliği'nin 24.03.2013 tarihli arama ve el koyma kararına istinaden arama yapıldığı" ifadelerine yer verildi.
Operasyon, sabahın ilk saatlerinde başladı. 21 ayrı adrese eş zamanlı düzenlenen operasyon kapsamında Liman- İş Sendikası Genel Merkezi ve Genel İş Sendikası Genel Merkezi'nde de aramalar yapılıyor.
Sabahın ilk saatlerinde aralarında Emniyet'in üst düzey yetkililerinde aralarında bulunduğu terörle mücadele uzmanları helikopterle Ankara Atatürk Lisesi'nin Sıhhıye'deki bulunan bahçesine iniş yaptı. Polis yetkilileri, Liman- İş Sendikası Genel Merkezi'nde yapılan aramaları yerinde gözlemledikten sonra yine aynı helikopterle bu kez Ulus'taki Genel- İş Sendikası Genel Merkezi'nin bulunduğu bölgeye geçti.
Helikopter destekli operasyona Özel Harekat Timleri de katılırken, 2 sendikanın dışında 19 yerde de eş zamanlı operasyon düzenlendi. Operasyonlarda şu ana kadar 4 kişinin gözaltına alındığı ve bu sayının artacağı öne sürülürken sendikalardaki bilgisayar ve diğer dokümanlara da el konuldu.
DİSK/GENEL-İŞ SENDİKASI BAŞKANI EKİCİ "İTİBARSIZLAŞTIRMA OPERASYONU"
Ankara'da DHKP-C'ye yönelik yapılan operasyon kapsamında bu sabah DİSK/Genel-İş Sendikası'nda yapılan aramaların halen devam ettiği bildirildi. DİSK/Genel-İş Sendikası Genel Başkanı Erol Ekici, Genel-İş Sendikası'nın DİSK'e bağlı en büyük sendika olduğunu belirterek, bu operasyonun DİSK' e yönelik bir itibarsızlaştırma operasyonu olduğunu söyledi. Ekici, aranan şüphelilerin kendi sendikalarıyla hiçbir ilişkilerinin bulunmadığını da bildirdi. Aramaların sürdüğü Genel-İş Sendikası'na gelen CHP Genel Başkan Yardımcısı Sezgin Tanrıkulu ise, 25 yıldır DİSK'in avukatlığını yaptığı belirterek, bu operasyonların Türkiye'deki demokratik sendikalara karşı itibarsızlaştırma operasyonu olduğunu söyledi. Bu arada operasyonda aralarında DHKP-C'nin Ankara sorumlusunun da bulunduğu 10 kişinin gözaltına alındığı öne sürüldü.YAZILI AÇIKLAMA DA YAPILDI
DİSK/Genel-İş Sendikası'nda yapılan aramalarla ilgili sendikadan yazılı açıklamada yapıldı. Açıklamada, "DİSK/Genel-İş Genel Yönetim Kurulu'nun güvenlik güçlerince bugün erken saatlerde Genel Merkez binamızda yaptıkları aramayla ilgili basın açıklamasıdır. Güvenlik güçleri bu sabahın erken saatlerinde Ankara’da Ulus'ta bulunan Genel Merkez binamızda kendi ifadelerine göre şahıs araması yapmışlardır. Yapılan arama kurumsal olarak DİSK/Genel-İş Sendikası ile ilgili olmadığı gibi aranan kişilerin de sendikamızla üyelik de dahil hiçbir ilişkisi bulunmamaktadır. Yapılan aramada ne yazık ki sendikamız binasında tüm kapılar kırılmış ve ağır bir maddi hasar oluşmuştur. Sendikamızla ilgisi olmadığı bildirilen bir konuda sendikamızın ağır bir hasarla yüz yüze kalmış olması; ayrıca kamuoyunda sabahın erken saatlerinde tüm medya kanallarında sendikamızı ağır zan altında bırakan haberlerin yayımlanmış olması sendikamızca telafisi zor bir durum yaratmıştır. Sendikamıza reva görülen ve sendikamıza yönelik kamuoyu algısını ve üyelerimizi olumsuz etkileyen bu uygulamayı şiddetle protesto ettiğimizi başta vefakâr üyelerimiz olmak üzere kamuoyuna saygıyla duyururuz" denildi.
LİMAN-İŞ SENDİKASI : HASAN BİBER, 1999 YILINDA SENDİKAMIZDAN AYRILDI
Ankara'da DHKP-C'ye yönelik yapılan operasyon kapsamında bu sabah Liman-İş Sendikası'nda arama yapıldı. Liman-İş Sendikası Merkez Yönetim Kurulu tarafından aramalarla ilgili olarak yazılı bir açıklama yapıldı. Açıklamada, "Baskını haber alan Genel Merkez Yöneticilerimiz sendikaya geldiklerinde, Liman-İş Eski Genel Başkanı Hasan Biber'in arandığı ileri sürülmüştür. Hasan Biber, 1992 yılında Genel Başkan seçilmiş 1999 tarihindeki Genel Kurul'da yapılan seçimleri ise kaybederek bu görevinden ayrılmıştır. Eğer baskının gerçek amacı eski başkan Hasan Biber hakkında bilgi almak olsaydı, öncelikle Sendikamız yöneticilerine başvurulması gerekirdi. Bu durumda Sendikamızın kapıları kırılmaya gerek kalmaksızın kendilerine açılır, gereken araştırmayı yapmaları konusunda her türlü yardım sağlanırdı" denildi.
"HASAN BİBER, 1999 YILINDA SENDİKAMIZDAN AYRILDI"
Liman-İş Sendikası Merkez Yönetim Kurulu tarafından yapılan yazılı açıklama şöyle; "25 Mart 2013 günü sabah saat 05.30 sıralarında Sendikamız Genel Merkezi, emniyet güçleri tarafından basılmıştır. Hiçbir yetkiliye haber verme gereği duyulmaksızın yapılan baskında Genel Merkezimizin bulunduğu binanın ana kapısı, daire giriş kapısı ve muhasebe büromuzun kapısı kırılmak suretiyle büyük maddi hasar verilmiştir. Baskını haber alan Genel Merkez Yöneticilerimiz sendikaya geldiklerinde, Liman-İş Eski Genel Başkanı Hasan Biber'in arandığı ileri sürülmüştür. Hasan Biber, 1992 yılında Genel Başkan seçilmiş, 4-5 Eylül 1999 tarihindeki Genel Kurul’da yapılan seçimleri ise kaybederek bu görevinden ayrılmıştır. Sendikamızın kurulduğu günden bugüne kadar bütün yöneticilerinin bilgileri Ankara Emniyet Müdürlüğü Sendikalar Masası’nda mevcutken, bahse konu şahsın 1999 yılında Sendikamızdan ayrıldığını ve Sendikamızla bir ilişkisinin kalmadığını Emniyet güçlerinin bilmemesi mümkün değildir."
"HER TÜRLÜ YARDIM SAĞLANIRDI"
"Eğer baskının gerçek amacı eski başkan Hasan Biber hakkında bilgi almak olsaydı, öncelikle Sendikamız yöneticilerine başvurulması gerekirdi. Bu durumda Sendikamızın kapıları kırılmaya gerek kalmaksızın kendilerine açılır, gereken araştırmayı yapmaları konusunda her türlü yardım sağlanırdı. Normalde izlenmesi gereken bu yola başvurulmadan yapılan bu baskınla, Sendikamız kamuoyu nezdinde zan altında bırakılmıştır. Sendikamız hakkında oluşturulan bu olumsuz imaj, sebep olunan maddi hasardan daha büyüktür. Yapılan arama sonucunda bütün binada parmak izi araması yapılmış, ancak herhangi evrak veya bilgisayar kaydı alınmamış, gözaltı olmamıştır. Aramaya ilişkin tutanak düzenlenmiş, yöneticilerimize imzalatılmış, ancak talebimize rağmen bir sureti tarafımıza verilmemiştir."
"SENDİKAMIZA YAPILAN KANUN DIŞI BASKINI AYIPLIYORUZ"
"Bu keyfi ve habersiz aramadan dolayı Sendikamız zor durumda kalmıştır. Liman-İş Sendikası, işçilerin hak ve çıkarlarını korumak amacıyla mücadele eden bir demokratik kitle örgütüdür. Sanki bir suç örgütüymüş gibi bir tablo yaratılarak basılması, son zamanlarda Sendikalar üzerinde oynanan oyunların bir parçası olduğunu düşündürmektedir. Liman-İş Sendikası olarak; her türlü terörü şiddetle kınıyor ve Sendikamıza yapılan kanun dışı baskını ayıplıyoruz."
CHP'Lİ SARI: SENDİKANIN YANINDAYIZ
CHP Genel Başkan Yardımcısı Perihan Sarı, Adalet Bakanlığı ve Ak Parti Genel Merkezi'ne yapılan saldırıların ardından terör örgütü DHKP-C'ye yönelik başlatılan operasyonda Genel-İş Sendikası'nda arama yapılmasına ilişkin, "Genel-İş Sendikası Genel Merkezi'ne yönelik saldırıyı kınıyor, bu haksız ve yersiz saldırı karşısında sendikanın yöneticilerinin ve üyelerinin yanında olduğumuzu hatırlatıyoruz" değerlendirmesinde bulundu.
Sarı, yaptığı yazılı açıklamada, Genel-İş Sendikası Genel Merkezi'ndeki aramanın, AK Parti Hükümeti'nin, temel hak ve özgürlüklere, örgütlenmeye ve demokratik kitle örgütlerine bakışındaki çarpıklığın somut bir örneği olduğunu savundu.
Operasyon ile DİSK'e bağlı güçlü bir sendikanın yıpratılması ve itibarsızlaştırılmasının amaçlandığını iddia eden Sarı, şunları kaydetti:
"AKP'nin güdümlü sendikacılık yaratma ve sınıf bilinci ile davranan sendikaları yıpratma niyetinden de destek alan bu saldırı, demokratik hak ve özgürlükler ve sosyal hukuk devleti ilkelerine aykırıdır. AKP Hükümeti, her geçen gün antidemokratik uygulamalarını ve uyguladığı şiddetin dozunu artırmaktadır. Hükümet, halka ve örgütlü davranan her kesime karşı psikolojik harekat uygulamaktadır.
Genel-İş Sendikası Genel Merkezine yönelik maddi ve manevi hasar hedefleyen bu saldırıyı kınıyor, bu haksız ve yersiz saldırı karşısında sendikanın yöneticilerinin ve üyelerinin yanında olduğumuzu hatırlatıyor, Hükümeti, sendika üyelerinden özür dilemeye ve sendikanın zararlarını tazmin etmeye çağırıyoruz."