Sorunların, ancak bu iki unsura sarılarak aşılacağını belirten Aydın şunları söyledi:
“Kentin geçmişine, tarihi değerlerine sahip çıkıp; gelecek döneme ait önemli bir yol haritası ortaya çıkarılmalı. Bu da ancak kent dinamiklerinin elbirliğiyle mümkün olabilir. Cumhuriyetin kurulduğu dönemdeki o başarılı sürecin ardından maalesef Ankara ’da bir hikaye kurulamadı. İnsanların işi düştüğü için geldiği memur ve öğrenci şehri olarak tanımlandı, EXPO dışında büyük bir organizasyona evsahipliği yapamadı. Ankara’nın EXPO adaylığı, şehrin kenetlendiği, tek yürek olduğu bir çalışmaydı. EXPO ve yurtdışına direkt uçuş meselesi dışında maalesef bu birliktelik devam ettirilemedi.
GÖREV SİYASİLERE DÜŞÜYOR
Şehrimizin en önemli sorunlarından biri Ankaralılık bilincinin ve kimliğinin eksik olması. Bu ciddi bir handikap. Ankara’da doğup, büyümüş insanlar bile kendilerini Ankaralı değil; babalarının, dedelerinin geldiği yerlerle tanıtıyor. Aynı durumu diğer kentlerde görmek mümkün deği. Bu konuda en büyük görev yerel yönetimlere, sivil toplum kuruluşlarına, siyasilere ve bürokratlara düşüyor. Ankara’nın, gelişmiş ülke başkentleri gibi sporda, kültür-sanatta, ekonominin her alanında güçlü olabilmesi ancak bu şartlarda mümkün.”