Ekranların sevilen spor spikeri Oya Eren, geçen sezon yapılan 12 otokros yarışlarına katılan ve tamamını bitirebilen tek isim oldu.
Yarışlara katılmanın çocukluk hayali olduğunu belirten Oya Eren, 12 yarışın tamamını bitirebilmenin zor olduğunu söyledi. “En büyük hayalim yarışmaktı” diyen Eren, “Bu iş bana hayatımın her alanında büyük katkı sağlıyor. En önemlisi hayalini gerçekleştirebilmiş bir insanın özgüveniyle yaşıyorum” dedi. Eren, otomobil sevdasını ve geride kalan sezonda aldığı başarıları anlattı:
ŞEHİR ŞEHİR GEZDİM
“Geçtiğimiz sezon Türkiye Otokros Şampiyonası’nı takip ettim. Bütün yarışlara katılarak hepsini bitirdim. Bu sezon 12 yarışın tamamını bitiren kimse olmadı. İstikrar abidesi oldum. Hepsine katılmak ve hepsini bitirmek çok önemli. Şehir şehir bütün yarışları gezdim. Yarışlardaki tek kadın yarışmacıydım. Aynı zamanda kategori 1’de üçüncü oldum. Kariyerimdeki en iyi sezonu geride bıraktım. Ralli öncesi oto krosta kendimi gösterebildim.
RALLİ YAPMAK İSTİYORUM
Bir sonraki hedefim ralli şampiyonasını takip etmek. Bu hedefe bu yıl da ulaşamayacağım ama en az iki yarışa katılmak istiyorum. İlk hedefim yarışmaktı. Onu bir yerinden tuttum. Bu işte hala amatörüm. Hayat ne getirir bilinmez ama amatör olarak da kalacağım gibi görünüyor. Çünkü benim başka bir profesyonel işim var. Bu gönül işi. Bu iş amatör olarak yapılsa bile çok fazla fedakarlık yapmanız gerekiyor.
ANTRENMAN ŞANSIM OLMADI
Çok fazla antrenman şansım olmadı. Çünkü işim yoğun olduğu için mesaiden çıkıp direk yarışlara gittim. Yarıştan önce antrenman yapmayı isterdim. Bu sezonki hiçbir yarışlarda antrenman yapamadım. Sadece yarışlardan önce 7-8 dakikalık ısınma turları atabildim.
ARABA SEVDASINI AŞILADI
Bu benim hayalim. Bana her anlamda katkısı oluyor. Hayalini gerçekleştirebilmiş bir insanın özgüvenine sahibim. İş hayatımda özel hayatımda büyük katkısını görüyorum. Annem başta temkinliydi. Babam hiç istemedi, hala da istemiyor. Ama kupalarla gidince hoşuna da gidiyor. Kendini suçluyor. ‘Benim yüzümden oldu’ diyor. O otomobil kullanmayı çok sever. Memur olduğu için Türkiye’nin her yerini gezdik. Bütün yolculuklarımız da ayrı bir masal gibi. Bu yolculuklar bana araba sevgisini aşıladı.
KADIN OLMANIN AVANTAJI
Bebeklerle de oynardım ama araba sevgisi farklıydı. Kadın olmanın yarışlarda çok avantajını gördüm. Camia sizi çok destekliyor. Bu işe başlamadan önce çok çekiniyordum. Erkeklerin çoğunlukta olduğu bir spor. Her alanda size çok destek veriyorlar. Lisans ücretleri bile sembolik bir rakam. Kadınlara pozitif ayrımcılık yapılıyor. Kadınlar çok istiyor bu işe girmeyi. Çok fazla soru soruyorlar, ilgileniyorlar ama sonra uzak kalıyorlar. Bu mekanik bir spor olduğu için daha zor. Sanırım kadınlar bunları göze alamıyor. Gerçekten bir sporcu gibi yaşamanız gerekiyor. Çünkü mekanik kısmının dışında sizin fiziksel özellikleriniz de öne çıkıyor.
ERKEKLER BAĞ KURUYOR
Erkekler arabalarıyla daha fazla bağ kuruyor. Kadınlar, sadece bir ulaşım aracı olarak görüyor. Trafikte bazı kadınların şikayet ettiği şeyler benim başıma gelmiyor. Kadınlar bence konsantrasyon eksikliği yaşıyor. Benim otomobilimle aramda bir bağ vardır. Onunla konuşurum, ben kullanınca daha farklı gider. Yarıştan önce otomobilimle selamlaşırım. Mide kanaması geçiriyor olsam direksiyonda acılarımı unuturum. Benim için en büyük terapi. Daha fazla keyif aldığım bir şey yok. İşin bitişini araba kullanacağım için sabırsızlıkla bekliyorum.
JÜBİLEMİ ÇOCUĞUMLA YAPACAĞIM
Çocuğumla yarışana kadar yarışlara devam edeceğim. Ne zaman bitirirsin diye sorduklarında bu cevabı veriyorum. Yarışmak nasıl hayalimse, çocuğumla yarışmak da çok istediğim bir şey. İnşallah çocuğumla birlikte podyuma çıkarım.”
KENDİ HABERİMİ SUNDUM
“Spor spikeriyim. Birkaç kez kendi haberimi sundum. Bazen çok utanıyorum kendi haberimi sunmaktan.”