Yaklaşık 16 yıldır TRT çatısı altında sanat hayatına devam eden ve seslendirdiği türkülerle adından söz ettiren Özgür Eren, ilk solo albümü “Gittin” ile sevenleriyle buluştu. Hem radyo da hem de TV’de birçok programa imza atan Eren, müzik direktörlüğünü Ömer Hayri Uzun’un üstlendiği albümünün ilk klibini de çıkış parçası olan “Gittin”e çektiklerini ifade ederek şöyle konuştu:
AŞK TEMASINI İŞLEDİM
“Klibin yönetmenliğini, Demet Akalın, Petek Dinçöz gibi ünlülerle çalışan usta yönetmen Tamer Aydoğdu yaptı. Albümümde aşk temasını işledik. Hüznün daha yoğun yaşandığı bir memleket olduğumuzdan dolayı melankolik şarkıları seviyoruz. İçini doldurduğumuz hayatlar, hikayeler ve sevdalarla dolu oluyor. Bu yüzden herkesin kendinden bir parça bulacağını düşünüyorum. Albümün parçalarından bir tanesi Onur Akın bestesi olan Seni Aşka Yazmalı, diğer iki şarkının bestesi ve güfteside Erkan Yavuzer’e ait. Bunların dışında da 5 anonim türküye yer verdiğim albümde Özlem Özdil’in düzenlemesini yaptığı ‘Bülbül Havalanmış Yüksekten Uçar’ türküsü de ‘Gittin’e hareket kattı.
SANATÇI HANE HALKINDAN BİRİSİ
Sevenlerim aslında uzun yıllardır benden albüm bekliyorlardı. Bir işi yaparken çok titiz davranırım, isterim ki herşey mükemmel olsun. Bende albümün mükemmel olması için çok çalıştım. Herkes çok güzel bir albüm yaptığını söyler ancak benim böyle kaygım yok benim çok sadık izleyenlerim var onlarda benim ne yapacağımı bilirler, bende çıtayı yükseltmeye çalışıyorum. Sanatçı, bizim toplumuzda hane halkından bir tanesidir. İzleyenler seni sahipleniyorlar, bu sorumluluk altında ezilmemek için büyük çaba göstermek gerekiyor. Sanatçı demek, araştıran, çabalayan ve toplum için üreten demektir.
TÜRKÜLER SESLİ TARİHİMİZDİR
Türk Halk Müziği ses sanatçısı olarak işin mutfağı olan radyoda terbiyemizi alıyoruz ancak işin görsel kısmının daha fazla olduğu TV’de de genç kuşakları yakalamak için özen gösteriyoruz. Türküleri seslendirirken yöre ayırt etmiyorum ancak klasik türküleri temiz türkçe ile okuduğum için bana daha çok yakışıyor. Türkülerimiz bizim sesli tarihimizdir, onların içinde herşey var. Ne yaşanılmışsa gerek toplum gerek birey olarak hepsini yakalamak mümkün. Sadece türküleri seslendirmek yetmez, hikayeyi doğru anlatmak gerekir. Bir yörenin türküsünü okurken duygular ve ifade çok önemlidir çünkü bir yaşanmışlık vardır. Bunu doğru yapınca işte o zaman türküdeki hissi yaşatabiliyorsunuz.